Bağış: Bizi Wikileaks değil resmi kararları bağlar
Star
Aziz ÜSTEL
‘Paşa’ bile bile mi ölümü seçti?
Vatan
Can ATAKLI
Kemal Kılıçdaroğlu tarihi bir fırsat yakaladı
Bugün
Gülay GÖKTÜRK
Kürtler'in özgür iradesi nasıl ortaya çıkacak?
Bugün
Gültekin AVCI
Ona "baskın" denmez
Sabah
Mehmet BARLAS
İdeolojik eğitim tarihi de bugünü de çarpıtır...
Sabah
Nazlı ILICAK
AYİM Başkanı Abdullah Arslan tepkili
Akşam
Oray EĞİN
Yavuz Turgul'a 'büyük sinemacı' denir mi
Yeni Şafak
Salih TUNA
Emine Erdoğan ve ambulans peşine takılan köşe yazarları
Akşam
Serdar AKİNAN
Dövlet
Millî Gazete
Sinan BURHAN
İslam ve Kürtler
Milliyet
Taha AKYOL
Bayar ve İnönü
Yeni Şafak
Taha KIVANÇ
Emin Çölaşan'ın merakını gideriyorum
Radikal
Yıldırım TÜRKER
Ergin'den mektup var!
Gülay GÖKTÜRK
Adem Yavuz IRGATOĞLU
Ercan AKSOY
Aliya RAHTE
Ahmet KEKEÇ
Kurtar bizi Wikileaks!
Ayhan BİLGEN ayhanbilgen@yahoo.com
Toplumsal muhalefet dinamiklerinin rollerini hakkıyla yerine getirmediği ortamlarda bu boşluk bir biçimde doldurulur. Muhalefetten pek hoşlanılmayan bir ülkede yaşıyoruz. İktidarların, muhalefetten hoşlanmamasını anlamak bir nebze mümkündür. Ancak muhalif görünenlerin sahici muhalefet yapmaktan hoşlanmamasını izah etmek bu kadar kolay değildir.
Emek alanının en büyük potansiyele hitap eden örgütlülüğü, iç sorunların zorlaması ile genel kurula gidiyor. Çok daha toplumsal nedenlerle olağanüstü genel kurula gitmesini arzu ettiğimizi ifade etmenin ötesinde bir şey söylemeye gerek yok sanıyorum.
Son genel seçimlerin hemen ardından başlayan ortak ve güçlü bir toplumsal siyaset dinamiği oluşturma arayışında ana cümle “bu işi seçimlerin arifesine bırakmamak gerektiği” yönünde idi. Sayılı gün çabuk geçer. Seçimler gelip dayandı bile.
Oysa ülkede hem ciddi rahatsızlık alanları var, hem de bu alanlarda ortaya çıkan, hatta sokağa yansıyan dikkate değer tepkiler var. Ancak ne yazık ki bu tepkileri ortak bir havuzda buluşturacak koordinasyon mekanizmaları bile kurulamıyor.
Bu tabloda muhalefet boşluğunu doldurmak da, WikiLakes’e düşüyor. Hangi nedenlerle ve neden şimdi yayınlanmış olursa olsun, sonuçta hükümeti rahatsız edecek bir durum ortaya çıkarıyor. İster yayınlananları önemseyin, isterse “kökü dışarıda” diyerek kulak tıkamayı tercih edin. Sonuçta gündem oluşturma kapasitesi itibarı ile ciddi bir durum ortaya çıkardığı kesindir.
Kimlerden kurtuluş beklemedik ki şimdiye kadar. Toprağı altındaki kurucu Cumhurbaşkanından, hiç ölmeyecekmiş gibi siyasal arayışlar içinde olan siyasal aktörlere kadar. Kurtar bizi Atatürk, kurtar bizi baba vs….
Kurtarılmayı hak eden bir vaziyet içinde bulunduğumuzu tartışmaya gerek yok sanıyorum. Bu durumda bir yandan gerçek kurtuluşun yolunu aramak, öbür yandan benzer derdi olanların birlikte hareket ederek, yeni bir kurtuluş yolu oluşturmalarının alternatif yöntemlerini geliştirmek gerekiyor.
Halinden memnun olanlar, her şeyin iyiye gittiğini düşünenler için bu tür değerlendirmeler gereksiz ölçüde can sıkıcı gelebilir. Özgüvensiz bir yaklaşım biçimi olarak görülebilir.
Oysa ben tam tersi duygular taşıyorum. Oldukça yüksek bir inanç ve motivasyon taşımak için yeterince nedenimiz olduğunu düşünüyorum. Yeter ki umutlarımızı, enerjimizi yanlış adreslerde tüketmeyelim.
WikiLakes’de kurtarmazsa memleketi, oturur, kendi başımızı kaşımanın bir yolunu buluruz.